10 Mayıs 2012 Perşembe

Blog 2 / Koyu Gri

İki ince balkon demirinin arasından dışarıyı izleyen buğulu gözlerde bıraktık çocukluğumuzu. Ucuna balonlar bağlayıp gökyüzüne saldığımız hayallerdi bizi çocuk yapan. Küçük bez bebeklere can verir, kardeş bellerdik.
Alelade bir kağıttan uçak yapıp uçuracak kadar cesurduk. Ses çıkaran her nesneyi enstrüman beller, kendi müziğimizi yapardık hit olma kaygısı duymadan. Pahada değeri olmayan şekerler için hüngür hüngür ağlayacak kadar duygusal; onu kaybetmemek için, kafamızı sehpanın köşesine vurma riskini göze alacak kadar da bıçkındık. Öyle çok severdik ki; sıkılarak ölürdü avuçlarımızın içinde kuşlar, civcivler. Fanustan alıp dışarı çıkarırdık japon balıklarını, yüzgeçlerine küçük bir öpücük kondurabilmek için. Hiç bir erik, yan komşunun bahçesindeki ağacın tepesindeki kadar lezzetli gelmedi bize. Ve kazandığımız hiç bir para, babamızın cebimize yuvarladığı bozukluklar kadar ''çok'' olmadı...



Ne çok şey tükettik zaman denen girdabın içinde. Kendi savruluşumuzu izledik. Ve kahkahalarla kutladık her doğumgünümüzü; savruluşumuza aldırmadan. Enkaz altında kalan o uzun kirpikli gülümsemelere, hiç bir kazıda rastlanmıyor artık. Bulabilenlerse, rimellerle resim çizdi geçmişin tozpembe izlerine.

Çabucak büyümek için yattığımız akşam dokuz uykuları, muhteşem yüzyılın takvim yapraklarıyla dökülürken, biz her sabah yeni bir sonbahara uyandık. İthal duvar kağıtlarına yapıştırdık çocukluğumuzun bahar çiçeklerini. Sesi yanık, gönlü yanık adamların söylediği türküleri, burnumuzda kekik kokuları olmadan dinledik. Elimizi tutan hiç bir el, dedemizin nasırlı ellerininki kadar güven vermedi.

Yitik bir denizin azgın akıntılarında boğulmamaya çalışıyoruz şimdi. Gözbebeklerimize parıldayan her loş ışığın kılavuzluğunda, bilinmezliğe yüzüyoruz. Dibe batmayan her şeye suyun karar verdiği bi yerde, elimizdekilerle övünüyoruz.

Sahip olduğumuz herşeyin, üç tekerlekli bir bisiklete sığdığı o günleri özlemek bile o kadar uzak ki... Şimdilerde tükettiklerimizin bekçileriyiz. Koyu gri bir gecenin şafağında, çiçek açmaya çalışıyoruz.
Solgun,
Yalnız,
Çaresiz...


< Beğen >

< Takip Et >





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder